28 Eylül 2013 Cumartesi

sevilmekten korkar mı insan.. ? Kendime bu soruyu sormaya başladığımdan beri, her gün kendime yeni bahaneler üretiyorum. İyi miyim? diye sorarsan da işte oda hangi açıdan baktığına bağlı.
Herkes kendi doğrularıyla yaşıyor bir bakıma.Ve herkes kendi doğrusunu bulma çabalarında.İşte yargılayamazsın ! Hepimizin hayatlarına beklediği doğru bir adam/kadın var. Biride kalkıp demiyor ki sen doğru musun ? (Denmez ki zaten..)
 Ama gel nasıl olsa  ikimizden bir doğru yol buluruz dersin ;)

25 Eylül 2013 Çarşamba

Hep birileri birilerine, birbirlerine, ya geç,ya erken,ya çok zamansız,tesadüfen..öylesine-böylesine-şöylesine. ya yalnız olmaya alışalım artık ya da biz olalım. ama geçerken uğrayıp, dokunmayalım  birbirlerimizin hayatlarına. siz sıkılmadınız mı .?

20 Eylül 2013 Cuma

hiç bir şey düşünmemeye çalışırken, yine aynı yere takılıp kaldığınız olur mu ? sanki kaybettiğiniz bir şeyi arar gibi... çok üzülürsünüz belki hatta ölürsünüz acıdan.
bilmem ki insan kaybettiklerine mi daha çok üzülür yoksa hiç kazanamadıklarına mı. ben ikisine de üzülürüm. belki senin adına sevinirim.ama kendi adıma üzgünüm. hiç kimseyi kaybetmekten ödünüz koparcasına sevmeyin...kaybetmek sanki ömrünüz boyunca sızlayacak bir yara gibi.

13 Eylül 2013 Cuma

Kendi kendine gelin-güvey olmak tabiri varya; işte o benim. Her şeye, giriş,gelişme,sonuç bölümü itinayla yazılır.Sanırım.. neffret ediyorum bu huyumdan.Kocaman bir OFF bana.

9 Eylül 2013 Pazartesi

Sonbaharcığımm

yaz bi neşeyle gelir hep, şimdide getirdiği neşeyi yavaştan uğurluyoruz.. yaz demek hayaller demek.Artık ne kadarını gerçekleştirebildiysek; bir yaz daha tarihimize geçti bile.Benim için tam anlamıyla dolu dolu yaşanmış bir yazdı.Sıkıldığım günler sayısını azaltmak için her şeyi yaptım.  Başlangıçta;hazırlık sınıfını başarıyla bitirmiş olmanın verdiği mutlulukla,kısa Tömük maceramız :) bi parçası olmaktan çook büyük keyif aldığım Akdeniz Oyunları.. Şanlıurfa.. en kısa iş deneyimim olan, mutluluk tadında Özsüt' cüm ardından, bayram için 'Köstek değil tam anlamıyla bir Destek' olarak defacto.   Samsun ve hali hazırda tekrar Defacto ile sonbahara giriş yaptım.Şimdi düşününce bir yazda olması gereken her şey varmış. Deniz,kum,güneş,havuz,yeni arkadaşlar,yeni yerler,şehirler,eski dostlar,akrabalar,müzik,eğlence,konser derken işte her bir şey var.    Sanırım bu yaza dair en büyük eksiklik bir kitap dahi okumamış olmam ve görmem gereken,görmeyi çok istediğim bir kaç iyi arkadaşımı görememiş olmamdır.   Ama bunları çoktan gelecek planlarım arasına dahil ettim bile :) İşte sonbahar demişken de, en en en çok sevdiğim mevsim  .Bana hep biraz hüzünlü gelmiştir sarı sonbahar gibi bir yere bağlamak manasız olsa da severim sonbaharı da hüznü de.  Ciddi şeyleri severim ben aslında.  Sonbaharda en ciddi mevsim bence.ama bir neden daha var kii doğum günüm bu mevsimde. Hep olur ya doğduğu ayı çok sever insanlar. Bende öyle..  Kasım benim favori ayımdır :) 
Tabi bide yaz aşkları vardır hep..Yazın romantizm çekilmez diyenler tarafı varsa o taraftayım ben.. Sonbahar iyidir.ama bu sonbahar aşk yok.zaten olsa blog değil günlük yazıyor olurdum herhalde. aşklar günlüklerde güzel.Yazılarda anlamlı. Ama günlükler gibi aşklarda gizli kalmalı ;) 
Bu arada sezon arasında olan tüm dizilerimde başlıyor. Damon'ı yakından takipteyiz ;)) tabi bide okulcuğum var.Yapacak çok iş var bu yıl.dikilecek ağaçlar,kulüpler,öğrenci konseyi,vizeler finaller,iş hayatı derken koca bir yoğunluk var önümde ama zaman yok her zamanki gibi yada yeterli değil.. Yıllar önce denediğim bir şeyi akıllanmadım tekrar deniyorum.Ama bu sefer tecrübeliyim :) Gittiği yere kadar.!